İzmir'in Bergama ilçesinde Koza Altın Madeni'nde çalışan işçiler Cumhuriyet Meydanı’na yürüyerek çalışma koşulları ve vergi adaletsizliğine tepki gösterdi. 

"ARTIK GEÇİNEMİYORUM VERGİ BELİMİ BÜKTÜ"

Türkiye Maden İşçileri Sendikası Ovacık Şube Temsilcisi Murat Şengün, "Hakkımızı aramak için buradayız. Şu anda madenimize yer üstü vardiya çizelgemiz bozuldu. Eskiden çalıştığımız bir sistem vardı o bozuldu. Şu anda arkadaşlarımız kötü şartlarda çalışıyorlar. Arkadaşlarımız dinlenemiyorlar. Yer üstünde çalışma şartlarında vergi bizi çok zorluyor. Artık geçinemiyorum vergi belimi büktü. Son zamanlardaki denetlemelerde yeraltı sigortaları iptal edilip yer üstüne çıkarıldı. Hak kayıpları başladı" dedi.

Madende çalışan işçilerden Veli Kurt, "Kaybolan haklarımızı aradığımız için buradayız ve bu mücadeleye başvurduk. Kaybolan haklarımız; yeraltı sigortamız, vergiler, çalışma saatlerimiz. Yer üstünde çalışan arkadaşlarımız fazla çalışıyor hafta tatilleri yok. Bu mücadele için biz buradayız" dedi. İşçilerden Arif Yayla, "Madende bayağı sıkıntılar çekiyoruz. İşçi ücretlerinde sıkıntılar çekiyoruz. İçlerin yeraltı sigortalarında sıkıntılar var yer altındaki yaptığı çalışmaların karşılığını alamıyorlar. Sigortaları kesiliyor. Ücretleri yeterli olmuyor. Birçoğu aile bakıyor. Maden çok zor bir iş" diye konuştu. 

"VERGİDE ADALETİ İSTEYECEĞİZ"

Cumhuriyet Meydanı’nda işçiler adına basın açıklamasını okuyan Türk-İş Bölge Temsilcisi Hayrettin Çakmak ise şunları söyledi:

"İş yerindeki sıkıntılarımız, denetimden gelen sıkıntılarımızı haykırmak için bugün buradayız. Geçinemediğimiz için buradayız. Vergide adalet istediğimiz için buradayız. Buradan sesleniyoruz; vergide adalet istiyoruz, çalışma saatlerimizin düzenlenmesini istiyoruz. Onun için buradayız. Bu sesimize ya ses verecekler ya ses verecekler. Vergide adaleti isteyeceğiz, taşeronun kaldırılmasını isteyeceğiz. Geçinemiyoruz diye bağıracağız. Haykıracağız."

"BEDELİNİ ÖDEMEDİĞİMİZ HİÇBİR HAKKIMIZ YOKTUR"

Türkiye Maden işçileri Sendikası Bergama Şubesi Başkanı Ferdi Kılınç, şunları söyledi:

"Bizler yerin metrelerce altında yapay havalandırmalarla nefes alan toza, egzoz dumanına maruz kalan suyun, çamurun içinde bir maden olan altın cevherini çıkaran Koza Altın Madeni işçileriyiz. Yılmadan yorulmadan en ağır şartlarda vatana millete katma değer üretiyoruz. Bizler yerüstünde en ağır hava koşullarında yeraltından çıkarılan altın cevherinii değirmenlerde işleyen son haline  getirenleriyiz. Bizler gündüz, akşam, gece durmadan vardiyalı olarak üretim yapanlarız. Madenciiler,  bugüne kadarkii haklarını alabilmek için yıllarca kanını ve canını verdi. Bedelini ödemediğimiz hiçbir hakkımız yoktur. Değerlii arkadaşlar sizler de biliyorsunuz ki her işyerine yapılan rutin denetimler işyerimize de yapıldı. Bu denetimler özellikle iş sağlığı ve güvenliği açısından yapılması işçimiz ve çalışanımız lehinedir. Yapılan bu denetimlerde saptanan bir kısım hukuki tespitler nedeniyle işyerimizde çalışma koşullarında meydana gelen değişiklikler bizleri zorlamaktadir. Bu da iş yerimizde huzuru bozmaktadır. Bu doğrultuda yasal düzenlemeler kapsamında işyerimizde çalışma koşullarının çalışanımızı üzmeden, kırmadan uygulanması gerekmektedir.

"İNSANCA YAŞAMAK VE İNSANCA DİNLENMEK İSTİYORUZ"

Bizler işimizin gereği olarak maden işçisi olsak da işin gereği olarak yerüstünde de zaman zaman çalışmalar yürütüyoruz. Amirlerimizin verdiği işler neredeyse orada yılmadan, yorulmadan işlerimizi yapıyoruz. Yeraltı şartlarını bizlere sağlayın oradan çıkmayalım. Yeraltında kalmakla ilgili bir problemimiz yok, yer altı bizim ikinci evimiz olmuş, biz orada mutluyuz. Bizler yıllardır süregelen düzenimizin bozulmadan, işlerimizin sekteye uğramadan üretim yapmaya devam etmek istiyoruz. Sadece yer altında değil tüm ülke genelinde çalışma şartları katlanılmaz bir duruma gelmiştir. Arkadaşlarımız 12 ay çalışmakta fakat 2,5 aylığını vergi olarak ödemek zorunda kalmaktadır. Bizler de diyoruz ki gelir vergisi tarifesi ilk basamağı geçmiş yıllarda olduğu gibi brüt asgari ücretin 12 katından az olmamalı, gelir vergisi oranı bütün işçiler için yüzde 15'e sabitlenmelidir. İnsanca çalışmak, insanca yaşamak ve insanca dinlenmek istiyoruz."

Kaynak: anka