Kongo Demokratik Cumhuriyeti (KDC), Ruanda'ya ait veya bu ülkede konuşlu tüm hava araçlarının ülke hava sahasını kullanmasını yasakladı.
KDC’nin resmi devlet haber ajansı ACP’nin aktardığına göre, Ruanda’da kayıtlı ya da Ruanda'da bulunan tüm sivil ve devlet uçaklarının KDC hava sahasını kullanması ve ülkeye iniş yapması yasaklandı. Alınan kararın ulusal güvenliği koruma amacı taşıdığı ve Ruanda’nın KDC topraklarına yönelik düşmanca eylemlerine karşı bir yanıt niteliğinde olduğu belirtildi.
İKİ ÜLKE SAVAŞIN KIYISINDA
KDC ile Ruanda arasındaki krizin temelinde 23 Mart Hareketi (M23) adlı isyancı grup yer alıyor.
KDC'nin doğusunda Kasım 2021’de yeniden saldırılara başlayan M23, binlerce sivilin yerinden olmasına ve büyük yıkımlara neden oldu.
KDC Cumhurbaşkanı Felix Tshisekedi, Mayıs 2022’de yaptığı açıklamada Ruanda’yı M23’ü desteklemekle suçladı. Ruanda Devlet Başkanı Paul Kagame ise bu iddiaları reddederek, KDC yönetiminin Ruanda’yı suçlayarak sorumluluktan kaçmaya çalıştığını belirtti.
Bu gerilim üzerine KDC, Ekim 2022’de Ruanda Büyükelçisi’ni sınır dışı etme kararı aldı.
Ruanda, 19 Ocak 2023’te KDC’yi yabancı paralı askerleri toplayarak savaşa hazırlanmakla suçladı ve 24 Ocak’ta hava sahasını üç kez ihlal eden KDC’ye ait bir savaş uçağını vurdu.
Buna karşılık, KDC 31 Ocak 2023’te Doğu Afrika Topluluğu kapsamında Kuzey Kivu eyaletinde görev yapan iki Ruandalı askeri güvenlik gerekçesiyle sınır dışı etti.
İNSANİ KRİZ YAŞANIYOR
KDC’nin doğusunda M23 isyancı grubu ile güvenlik güçleri arasındaki şiddetli çatışmalar nedeniyle 2024 yılı başından bu yana 500 binden fazla kişi evlerini terk etti, yaklaşık 3 bin kişi hayatını kaybetti.
Bölgedeki birçok köy ve kasabanın kontrolünü ele geçiren M23, son olarak Kuzey-Kivu eyaletinin başkenti Goma’yı aldı.
Diğer adı "Kongo Devrim Ordusu" olan M23, 23 Mart 2009'da yapılan barış anlaşmasının bozulmasıyla ortaya çıktı. Örgüt, Ruanda Devlet Başkanı Paul Kagame’nin de mensubu olduğu Tutsi etnik grubundan oluşuyor.