Özgüvenin tanımını birçok bilim insanı tarafından farklı şekilde ele alınmıştır. Kişinin kendine inanması ve güvenmesi ise özgüvenin en kısa tanımı olarak kabul edilebilir. Genel hatları ile özgüven eksikliği kavramı ise kişinin kendi ile barışık olmaması, kendine güvenmemesi, herhangi bir iş yaparken başkalarından onay beklemesi ya da herhangi bir işi yapabileceğine dair kendine olan inancını kaybetmesi olarak tanımlanabilir. Özgüveni düşük olan kişiler, toplum içerisinde rahat hareket edemez ve konuşamaz. Sürekli olarak yanlış bir şey yapacağını düşünür ve bu da kendini doğru bir şekilde ifade etmesinin önüne geçer.

Kişilerin özgüven sorunu yaşaması, yaşam tarzını da yakından ilgilendirir. Bu durum özel hayatta, iş hayatında ve sosyal hayatta kişinin ön plana çıkmasını ve bir birey olarak var olabilmesini engeller.

Özgüvensizlik Neden Olur?

Özgüven eksikliğinin nasıl giderilebileceğine değinmeden önce bu durumun nedenlerinin bilinmesi gerekir. Özgüven eksikliği yaşanan olaylar neticesinde gelişir. Yaşanan olaylardan soda kişinin kendi ile ilgili yargılara ve düşüncelere kapılması, karamsarlık durumundan çıkamaması ve kendine olan inancını yitirmeye başlaması özgüven sorunun nedenleri arasında yer alır.

Yetişkinlik döneminde yaşanan olayların etkisi özgüven eksikliğine neden olabildiği gibi çocukluk döneminde yaşanan olaylarda yine kişilerin düşük bir özgüvene sahip olmasına neden olur. Çocukluk döneminde yapılan davranışlardan dolayı cezalandırılmak, ailenin ihmalkar olması, ilgisiz bir çocukluk döneminin yaşanması kişilerin kendilerinin iyi bir şeyleri hak etmediğini düşünmesine neden olabilir. Bu da kişinin kendine karşı güveninin olmamasına neden olur.

Ergenlik döneminde yaşanan olaylar ise kişilerin özgüven eksikliği yaşamasına en fazla neden olan durumlar arasında yer alır. Bu dönemde kişinin arkadaşları tarafından dışlanması ilerleyen süreci de etkileyen bir özgüven düşüklüğüne neden olabilir.

Harekete Geçmekten Korkmayın!

Özgüven eksikliği hemen her yaştan kişide görülebilen bir durumdur. Ancak kişinin hayatını olumsuz yönde etkileyen bu durumdan kurtulmanın yolları vardır. Bilim insanları tarafından yapılan araştırmalar neticesinde, özgüven eksikliği sorunun ortadan kaldırılması için kişinin ilk olarak harekete geçebilmesi gerekir. Özgüven, beynin eylemden sorumlu sistemi ile ilişkilidir. Bir bilim insanı bu konu hakkında ‘Özgüven eksikliği ve kaygı yaşayan insanlar, tehdit gördükleri için harekete geçmekten geri durur’ demiştir. Bu da demek oluyor ki, özgüven eksikliğinin aşılabilmesi için ilk olarak kişinin harekete geçebilecek cesarete sahip olması gerekir.

Odak Noktanızı Belirleyin ve Büyük Düşünün

Özgüvenin geri kazanılması için çıkılan yolda insanların neye odaklanacağını doğru belirlemesi gerekir. Başarısızlıklara tutunmak yerine başarılı olunan işleri hatırlamak, beynin her zaman başarı odaklı çalışmasına yardımcı olur. Bu sayede başarısız deneyimler yerine yeni başarılı deneyimlere imza atmak daha kolay olacaktır. Bunun yanı sıra kişilerin değişimin mümkün olduğuna inanması gerekir. Büyümeyi hedeflemek ve büyük düşünmek farkındalığın artmasını sağlar.

Kaygılarınızla Başa Çıkmayı Öğrenin

Japon topraklarından insanlığa sunulan iki hediye Japon topraklarından insanlığa sunulan iki hediye

Bilim insanları tarafından yapılan değerlendirmelerde, kişilerin kaygı duygusundan korkmak yerine bunu kullanılabilir bir enerji olarak görmenin mümkün olduğu yer alır. Kaygı hissi kişinin genel olarak yapmak istediği her şeyden uzaklaşmasına neden olur. Ancak bu duyguya meydan okumak, istenilenlerin elde edilmesi için büyük bir kaynaya sahip olunmasına imkan sunar.

Fikirlerinize ve Değerlerine Sahip Çıkın

Özgüvenin arttırılması için kişinin kendi fikir ve değerlerine sahip çıkması, onları net bir şekilde başka kişilere açıklayabilmesi gerekir. Bu sayede kişi kendini ifade etme ve düşüncelerini açık bir şekilde başka insanlara aktarmaktan çekinmeyecektir.

Kaynak: Haber merkezi