Malatya Emek ve Demokrasi Platformu, CHP ve DEM Partili belediyelere kayyum atanmasını protesto etti.

Malatya Emek ve Demokrasi Platformu, Esenyurt, Mardin, Batman ve Halfeti belediyerine kayyum atanmasına karşı protesto düzenledi. CHP Malatya İl Başkanlığı binası önünde bir araya gelen platform üyeleri, "Kayyum halk iradesine darbedir. İrademe dokunma" ve "Kayyum değil demokrasi" yazılı pankart açtı.

Platform adına açıklamayı yapan Nevzat Millioğulları, şunları söyledi:

"KAYYUM HALK İRADESİNE VURULAN BİR DARBEDİR"

"Değerli siyasi parti temsilcileri ve sivil toplum örgütü temsilcileri ve saygıdeğer Malatyalılar bugün CHP’nin önünde toplanmamızın nedeni son günlerde yaşanan kayyum atamaları nedeniyledir.  Kayyum halk iradesine vurulan bir darbedir. Biz Malatya Emek ve Demokrasi Platformu olarak CHP ve DEM partiye destek olmak üzere buradayız. Kayyumlar halk iradesine vurulmuş bir darbedir demiştik. Evet cumhuriyetler vardır. Bizler o cumhuriyetleri kendimize göre bir taraflara çekeriz. Oysa cumhuriyetler demokrasidir. Cumhuriyetlerin zayıf yanı da demokrasilerin zayıflığıdır. Güçlü kurumlarımız yoksa bu kurumlar kurallarıyla çalışmıyorsa iktidar sahipleri bireyler ya da sermayeler hüküm sürer. Sermayelerin ve bireylerin hüküm sürdüğü yerde demokrasiden söz edilemez.

"HALKIMIZIN SORUNU, SOKAKTAKİ SORUN AÇLIK SORUNUDUR"

Evet demokrasilerde siyasi partiler yol ve yöntem araçlarıdır bunlar halkın günlük sorunları çözmek zorundadır. Bizim halkımızın sorunu, sokaktaki sorun açlık sorunudur. Köylünün çiftçinin sorunu tarlayı sürmek sorunudur. Memurun sorunu maaş sorunudur. Dar gelirlinin sorunu ya da asgari ücretlinin sorununu kirayı ödeyebilmek sorunudur. Çocukların sorunu bir öğün sıcak yemek yiyebilmek sorunudur. Bu sorunlar dururken maalesef ülkemizdeki siyasi partilerin bir kısmı havuç sopa oyunu oynamaktadır. Bu havuç sopa oyununda bir yandan umut verirken diğer yandan da tehdit göstermektedir.

Evet daha önce de kayyumlar yaşandı. Bu ülkede kayyumların neler yaptığını gördük. Hatırlarsınız siz jakuzili makam odalarını. Sanırım burada sorun şu, iktidarlar zaman zaman sermaye aktarımı yaparlar ve bu sermaye aktarımı yaparlarken de iradeyi elinde tutmak isterler. Galiba belediyeler kanalıyla acaba buradaki halkın vergisiyle elde edilen bütçelerin gelirlerin bir tarafa aktarılmasını mı düşünülüyor? Sormak lazım. Bizler burada halk adına sormak lazım diyelim. Acaba siz buradaki bütçeyle topladığınız gelirleri bir yerlere sermaye aktarımı mı yapacaksınız?

Buradan yönetenlere seslenmek istiyoruz, siz erki elinde tutanlar, siz pastanın pay sahipleri; halkın sorunu çözmek yerine pastayla uğraşıyorsunuz. Siz halkın derdini dinlemek yerine pastayla uğraşıyorsunuz. Evet biz biliyoruz Türkiye'de yıllık 1.6 milyar dolarlık gayrisafi milli hasıla geliri vardır. Aslında bu ülkenin tamamının ihtiyacına yeter biliyorum ama ne gariptir ki doğru yönetilmediği zamanlar el yordamıyla yönetiliyorsa bu sorunlar yaşanır. Bazen ülkelerde siyasi çıkmazlar yaşanır yaşandığı zamanlarda o gün elinde erki tutanlar şunu söylerler, 'daha önce bu Türkiye'de yaşandı anayasayı değiştirelim anayasa bize çözüm yolu olacak derler' ama değildir. Bu bir oyundur sadece, pastayı yiyenlerin oyunu. Arkadaşlar dünyanın her yerinde bu oyunu oynanır. Türkiye'de Cumhuriyet tarihinde maalesef ki maalesef sıklıkla bu oyun oynanıyor.

"CUMHURİYET TARİHİNİN EN UZUN KRİZİNİ YAŞIYOUZ"

Cumhuriyet tarihinin en uzun krizini yaşıyoruz. 2018 den beri bu kriz yaşanmakta ama bu krizler finansal çözüm arıyorlar. Finansal çözüm tekrar söylüyorum kayyumlarla çözülmez. Ülkedeki enflasyon kayyumlarla çözülmez. Ülkedeki açlık Kayyumlarla çözülmez. Siz suçlu aramayın, suçlu arıyorsanız yanlış üretimleriniz de arayın. Biz halkın demokratik güçleri olarak her zaman halkın yanında olacağız. Hatayı yapan kim olursa olsun onun karşısında olacağız. Burada bulunduğunuz için hepinize tekrar teşekkür ediyorum. Halk yaşasın diyoruz."

Açıklamanın ardından kısa süreli oturma eylemi gerçekleştirildi.

Kaynak: anka