Suriye’nin başkenti Şam ve Halep’ten sonra en büyük üçüncü kenti olan Humus, 13 yıl süren iç savaşın ardından yaralarını sarmaya çalışıyor. Savaşın ilk yıllarında hükümet karşıtı protestoların merkezi haline gelen ve Suriye rejimi ile muhalif gruplar arasında şiddetli çatışmaların yaşandığı kent, siviller için yeni bir döneme geçiş yapıyor. Elektriğin olmadığı Humus’ta halk, El Şüheyda Meydanı’ndaki Halid bin Velid Camii avlusunda toplanarak günlerini geçiriyor.

Muhaliflerin Esad rejimine karşı verdiği mücadele sırasında uzun süre ateş altında kalan kentteki büyük yıkım dikkat çekerken, bazı binaların tamamen yıkıldığı, bazılarında ise yoğun mermi izlerinin bulunduğu görüldü.

"O ZULÜM BİTTİ"

Evi yıkılan ve ailesiyle birlikte çadırda yaşam mücadelesi veren 4 çocuk babası Muhammed Al Ahmed, "Ben emekli öğretmenim. Esad bana aylık 300 bin Suriye parası veriyordu, o parayla ancak pişmiş tavuk alabiliyordum. 61 yıl boyunca zulüm içinde yaşadık. Konuşurken bile ‘Yerin kulağı var’ diye korkardık. Ancak o dönem sona erdi. Humus’u yeniden inşa edeceğiz” dedi.

Yıkılmış binalar arasında manav işleten Hüseyin Beşir ise "Yapacak başka bir şeyimiz yok, yaşamaya çalışıyoruz. Bu normal bir deprem değil, Esad’ın sebep olduğu bir deprem. Hayatta kalmak için çalışmak zorundayız. İnşallah hep birlikte yeniden inşa sürecini başlatacağız” şeklinde konuştu.

İç savaşın başlamasıyla ülkesini terk etmek zorunda kalan ve iki gün önce Humus’a dönen Ahmed Rahim, "13 yıldır ülkemden uzakta bir hayat yaşıyordum. Eşim ve çocuklarım halen yurt dışında. Burayı hep birlikte inşa edeceğiz. Ailemi de buraya getireceğim ve burada yaşamımızı sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.

“TÜRKİYE'NİN İYİLİKLERİNİ UNUTMAYACAĞIZ"

Suriyeli Meryem Hasan ise, Suriye’nin artık özgürleştiğini söyleyerek "Bugünler bizim için bayram. Suriyemiz artık özgürleşti. Mücahit kardeşlerimiz bizi kurtardı. Türkiye ve Suriye kardeştir. Türkiye bizi yıllarca misafir etti. Bu iyiliklerini unutmayız" dedi.

Kaynak: Haber Merkezi