Hakimlik tarafından verilen kararda, söz konusu programda birçok yargılama sürecinde bilirkişi olarak görev yapan müştekinin adının zikredildiği, bağımsız ve tarafsız olmadığının beyan edildiği ve bilirkişilik görevine kamuoyu baskısı oluşturarak etki edilmeye teşebbüs edildiği kanaatine varıldı.
Serhan Asker’in, ilgili yayında herhangi bir dahlinin bulunmadığını ifade ettiği, ancak pozisyonu gereği 6112 sayılı Radyo ve Televizyon Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun kapsamında, kurum bünyesinde gerçekleştirilen ve suç unsuru taşıyan yayınlardan sorumlu olduğu belirtildi.
AYNI FİKİR VE EYLEM BİRLİĞİ
Hakimlik, Seda Selek ve Serhan Asker’in fikir ve eylem birliği içinde hareket ettiklerini değerlendirerek, üzerlerine atılı suçları işlediklerine dair kuvvetli suç şüphesi bulunduğunu belirtti.
ADLİ KONTROL İLE SERBEST BIRAKILDILAR
Cumhuriyet’te yer alan habere göre, hakimlik; suçun niteliği, mevcut delil durumu, delillerin büyük ölçüde toplanmış olması, delillerin kaybolma veya karartılma şüphesinin bulunmaması ve suç vasfının değişme ihtimali gibi unsurları dikkate alarak, adli kontrol tedbirinin ölçülülük ilkesi gereği uygun olduğuna hükmetti.
SEDA SELEK'TEN AÇIKLAMA
Serbest bırakılan Seda Selek, İstanbul Adliyesi önünde yaptığı konuşmadı şu ifadeleri kullandı:
"İnanın içinizde onu hissediyorsunuz, iliklerinizde kadar. Haberleri geliyor, mesajları geliyor, destek mesajları. Öncelikle çok teşekkür ediyorum herkese. Zor bir 24 saat oldu. Ama şöyle, biraz da açıkçası buruk bir haldeyim. Aklım, gönlüm, burada içeride. Çünkü gazeteci arkadaşlarımızla ilgili süreç devam ediyor. Onlarla ilgili de süreci takip ediyoruz. Nasıl bir karar çıkacak? Bunu bekliyoruz. Yaptığımız iş gazetecilik, habercilik. Bunun altını kalın kalın çizmek gerekiyor.
Sormak, sorgulamak, bir yanlış varsa, Bir adaletsizlik varsa orada olmak ve onun üzerine gitmek bizim işimiz. Ve biz sadece işimizi yaptığımız için suçlandık, suçlanıyoruz" diyen Selek, "Bu arada şunu da söylemem gerekiyor. Bu son 24 saatte yaşadıklarımızdan kendi özelimde, kendi yaşadıklarımızı açıkçası konuşmak, ön plana koymak istemiyorum. Bu ülkede işini yaptığı için, gazetecilik yaptığı için suçlanan, aylarca cezaevinde kalan arkadaşlarım varken, bu ülkede hak arayışı, adalet arayışı diye sokakta olan, adalet talep eden ve bunun için haksız yere içeride aylardır, yıllardır yatan birçok insan varken, bu kadar ağır bedel ödenmişken, ben bu son 24 saati yine söylüyorum kendi öz elimde, kendimle ilgili kısmını konu etmek istemiyorum."
"GAZETECİLİK SUÇ DEĞİLDİR"
Selek konuşmasını, "Gazetecilik suç değildir. Eleştirmek, soru sormak, sorgulamak, özgür basın talep etmek, hepimizin tüm vatandaşların, tüm Türkiye'nin ortak talebidir ve bu ortak talepte bir araya gelmek ve daha güçlü ses çıkarmak dileğiyle herkese bir kez daha teşekkür ediyorum" sözleri ile sonlandırdı.