Galatasaray Spor Kulübü’nün eski çalışanlarından Ebru Gürsoy’un, karaborsacılık iddialarına dair verdiği ifade, spor camiasında büyük yankı uyandırdı.
Galatasaray Spor Kulübü’nde bir dönem görev yapan Ebru Gürsoy’un, kulüpteki karaborsacılık iddialarına ilişkin ifadeleri gündeme bomba gibi düştü.
Gürsoy’un açıklamaları, kulüpteki karanlık ilişkileri gözler önüne serdi. İşte ifadenin dikkat çeken ayrıntıları:
Ebru Gürsoy, Galatasaray’da son iki sezondur yoğun şekilde karaborsacılık faaliyetleri yapıldığını belirtti. Bu faaliyetlerin, UEFA odasında Alper Narman, Eray Yazgan ve Bora Bahçetepe gibi isimler tarafından yürütüldüğünü ifade etti.
Gürsoy, Alper Narman ve Eray Yazgan’ın, Galatasaray’ın gelirlerinin Bankalar Birliği tarafından %45 oranında kesintiye uğradığını öne sürerek bu durumu aşmak için karaborsaya yöneldiklerini söyledi. İkilinin, Ahmet Yüce’den icazet istemeye çalıştığını ancak Yüce’nin bunu kabul etmediğini de dile getirdi. Bu bilgiyi ise gazeteci Fatih Altaylı’dan duyduğunu aktardı.
İfadeye göre, dönemin başkanı Dursun Özbek’in şoförü Ümit Karpuz’un, kulüp adına toplanan parayı kendi hesabına geçirdiği, bu işlerin ise başkanın oğlu Gökhan Özbek tarafından yönetildiği öne sürüldü.
Dursun Özbek’in yeğeni Serkan Sucu’nun, Ebru Gürsoy’u tehdit ederek karaborsacılık faaliyetlerini araştırmasını engellemeye çalıştığı ifade edildi.
Galatasaray-Fenerbahçe derbisi sırasında 1900 biletin stadyum çevresinde karaborsaya düşürüldüğü ve bu durumun geniş çapta gelir kaybına yol açtığı belirtildi.
Gürsoy’un açıklamaları, Galatasaray camiasında geniş yankı uyandırırken, kulüp yönetiminin bu iddialar karşısında nasıl bir tavır sergileyeceği merak konusu oldu.
