Gezi Parkı soruşturması kapsamında "hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçlamasıyla gözaltına alınan gazeteci İsmail Saymaz, emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Saymaz, sulh ceza hakimliğine ev hapsi talebiyle yönlendirilirken, suçlamalara ilişkin açıklamasını avukatı aracılığıyla yaptı. Bu gelişme sonrası kamuoyunda “ev hapsi nedir, hangi durumlarda uygulanır?” soruları yeniden gündeme geldi.
EV HAPSİ NEDİR?
Ev hapsi, mahkeme kararıyla kişinin belirli bir süre boyunca evinde gözetim altında tutulmasını öngören bir tedbirdir. Genellikle adli kontrol kapsamında uygulanan bu yöntemle, kişinin özgürlüğü kısıtlanır ancak cezaevi yerine evde kalmasına olanak tanınır.
Ev hapsi çoğunlukla elektronik kelepçe ile izlenir. Kişinin belirlenen saatlerin dışında evinden çıkması yasaktır. Bu tedbirin uygulanmasında, işlenen suçun türü, kişinin sabıka durumu ve toplum açısından oluşturduğu risk gibi unsurlar göz önünde bulundurulur.
EV HAPSİ HANGİ DURUMLARDA UYGULANIR?
Ev hapsi aşağıdaki durumlarda mahkeme kararıyla uygulanabilir:
Adli Kontrol Kapsamında:
Soruşturma ya da kovuşturma sürecinde tutuklama yerine daha hafif bir tedbir olarak tercih edilebilir.
Kaçma riski olan veya delil karartma ihtimali bulunan şüphelilere uygulanabilir.
HAGB (Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması) Durumlarında:
İlk kez suç işleyen veya pişmanlık gösteren kişilere, ceza infazı yerine ev hapsi kararı verilebilir.
Hafif Suçlar:
Şiddet içermeyen suçlarda — örneğin dolandırıcılık, sahtecilik gibi — uygulanabilir.
Sağlık Sorunları Bulunan Kişilere:
Cezaevinde kalmaları sağlık açısından sakıncalı olan bireyler için tercih edilir.
Hamileler ve Küçük Çocuğu Olan Kadınlar:
Bu kişilerin cezaevinde kalmasının uygun görülmediği hallerde ev hapsi kararı alınabilir.
