Sendika, "Karanlık ittifaka ve organize gericiliğe teslim olmayacağız!" ifadeleriyle, mücadeleden vazgeçmeyeceklerini vurguladı.

"GERİCİ ÇEVRELER İŞ BAŞINDA"

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nün barış içinde kutlanmasının bazı kesimleri rahatsız ettiğini belirten Eğitim Sen, eşitlik ve adalet talep eden kadınların sesinin susturulmak istendiğini ifade etti. Açıklamada, toplumsal cinsiyet eşitliğine karşı çıkan çevrelerin, kadına ve çocuğa yönelik şiddet olaylarına sessiz kaldıkları vurgulandı.

Sendika, Millî Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) daha önce desteklediği ancak şimdi hedef aldığı Eğitimde Toplumsal Cinsiyet Eşitliğinin Geliştirilmesi Projesi’ne (ETCEP) dikkat çekerek, bakanlığın yandaş çevreler üzerinden sendikaya saldırdığını ve gerçekleri çarpıttığını belirtti.

"TOPLUMSAL CİNSİYET EŞİTLİĞİ BİR İNSAN HAKKIDIR"

Eğitim Sen, toplumsal cinsiyet eşitliğinin bilimsel ve demokratik eğitimin bir parçası olduğunu hatırlatarak şu ifadeleri kullandı:

"UNESCO ve Avrupa Konseyi gibi uluslararası kuruluşlar, eğitimde toplumsal cinsiyet eşitliğini temel bir gereklilik olarak kabul etmektedir. MEB’in mevcut tutumu ise geleneksel cinsiyet rollerini pekiştiren ideolojik bir yaklaşımdır."

Sendika, MEB’in eğitim politikalarını dini cemaat ve tarikatlarla birlikte şekillendirdiğini, bunun ise çocuklar ve toplum açısından tehlikeli sonuçlar doğurduğunu ifade etti. Eğitim Sen, cinsiyet eşitliği eğitiminin, çocukların ön yargılardan uzak ve eşit haklara sahip bireyler olarak yetişmelerini sağladığını belirtti.

"MÜCADELEDEN VAZGEÇMEYECEĞİZ"

Son olarak sendika, laik ve bilimsel eğitimi savunmaya devam edeceklerini vurguladı:

"Tüm baskılara rağmen demokratik, laik ve bilimsel eğitim mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz. Eğitim hakkı ancak cinsiyet eşitliğiyle güçlenir ve özgür bir toplumun temeli eşitlikçi bir eğitimle atılır."

Kaynak: HABER MERKEZİ