Eğitim ve Bilim Gücü Dayanışma Sendikası (Eğitim Gücü SEN) Genel Başkanı Oğuz Özat, kasım ayı enflasyon rakamlarının açıklanmasının ardından yaptığı açıklamada, memurların alım gücünün düştüğünü ve mevcut maaş artışlarının yaşam maliyetlerini karşılamakta yetersiz kaldığını belirtti.
YIL SONU ENFLASYON BEKLENTİSİ
Özat, 2025 Ocak ayında yapılacak maaş artışlarının yüzde 6 toplu sözleşme zammı ve dört aylık yüzde 4,4 enflasyon farkıyla yüzde 10,40 olarak hesaplandığını ifade ederek, “Yıl sonu enflasyon beklentisi yüzde 12,5 seviyesinde açıklansa da bu oranlar artan yaşam maliyetleriyle baş etmek için yetersizdir. Artışlar, geçmiş kayıpları kısmen telafi ederken alım gücünü daha da düşürmektedir” dedi.
TÜİK VE ENAG VERİLERİ
Kasım ayında TÜİK’in enflasyonu yüzde 2,24 olarak açıkladığını, ancak ENAG’ın bu oranı yüzde 4,06 olarak duyurduğunu hatırlatan Özat, “Yıllık enflasyon TÜİK tarafından yüzde 58,65, ENAG tarafından ise yüzde 86,76 olarak açıklanmıştır. TÜİK’in düşük oranları, çalışanların hak ettiği maaş artışlarını engelliyor ve piyasa gerçeklerini görmezden geliyor” şeklinde konuştu.
ÖĞRETMEN MAAŞLARI TEMEL İHTİYAÇLARI KARŞILAMIYOR
Özat, açlık sınırının 20.561 TL’ye, yoksulluk sınırının ise 66.976 TL’ye ulaştığını belirterek, öğretmen maaşlarının temel ihtiyaçları dahi karşılayamadığını söyledi. “2025 yılı için belirlenen yüzde 43,93 oranındaki vergi artışı, memurların gelirlerini daha da eritmektedir. Bu koşullarda refah payı talebi ekonomik bir ihtiyaç olmanın ötesinde, eğitim çalışanlarının onurunun korunması açısından toplumsal bir zorunluluktur” ifadelerini kullandı.
"ACİL ADIMLAR ATILMALI"
Özat, hükümetin eğitim çalışanlarına karşı sorumluluğunu yerine getirerek gerçekçi ve adil bir maaş düzenlemesi yapması gerektiğini vurguladı. “TÜİK’in gerçeği yansıtmayan verilerine dayalı maaş artışları, daha büyük sorunların habercisidir. Eğitim çalışanlarının hak ettiği refah seviyesine ulaşması için acil adımlar atılmalıdır” dedi.
