Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, katıldığı TÜBİTAK ve TÜBA Ödülleri Töreni'nde bir konuşma gerçekleştirerek şunları söyledi: "Gerek kişisel hayatımıza, gerekse toplumlara baktığımızda teşvikin ve yapılan cesaretlendirmenin ne kadar kıymetli olduğunu görüyoruz. Çığır açan birçok fikir vaktinde destek bulmadığında tarihin tozlu raflarına terk edilmiştir. Türkiye’de bilim ve teknoloji uzun yıllar idealist bir avuç insanın kendi imkanlarıyla uğraştığı bir alan olarak görüldü."
“AVRUPA UYGARLIĞINI ETKİLEYEN VE BESLEYEN DOĞU MEDENİYETİ OLMUŞTUR”
"Bilimsel birikim açısından dünyada istisnai bir noktada olsak da bunun kurumsallaşması açısından geç kalmış bir konumdayız" diyen Erdoğan, şöyle devam etti: "Örneğin Avrupa’da bilim akademilerinin önemli bir kısmı 7. yüzyılda kurulmuştur. 18. yüzyıla kadar Avrupa uygarlığını etkileyen ve besleyen Doğu medeniyeti, Türk İslam dünyasında yetişen bilim adamları olmuştur. Fakat sürecin devam ettirilememesi gerilemeyi beraberinde getirdi. Tabii ülkemiz içinden yapılan sabotajları da buna eklememiz gerekiyor."
“TÜRKİYE’Yİ KÜRESEL REKABETTE ÇOK SAĞLAM BİR KONUMA TAŞIMAYI HEDEFLİYORUZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, açıklamalarında "Bu zihniyet bizim dönemimizde de karşımıza çıkmıştır. Türkiye’nin ilk elektrikli otomobil projesinden savaş uçağımız Kaan’a ve ilk insanlı uzay misyonumuza kadar her alanda bu zihniyetle karşılaştık. Aynı bağnazlığa Türkiye’nin ilk kuantum bilgisayarının açılışında tanıklık ettik. Oysa ki kuantum bilgisayarlar yalnızca 15 ülkede bulunuyor. Biz bu teknolojide attığımız bu adımla Türkiye’yi küresel rekabette çok sağlam bir konuma taşımayı hedefliyoruz" ifadelerini kullandı.
"HER BAŞARIDA SİNİR NÖBETİ GEÇİRDİLER"
Türkiye'de bilim ve teknolojinin idealist bir avuç insanın kendi imkanlarıyla sınırlı bir uğraş alanı olarak görüldüğünün dile getiren Erdoğan, "TOGG'a 'Fabrikası yok' dediler, KAAN'ı kalorifer peteğine benzettiler. İHA ve SİHA'ların her başarısında sinir nöbeti geçirdiler" dedi.
“ÖZGÜR OLMAK İÇİN ÖZGÜN OLMAK MECBURİYETİNDEYİZ”
"Türkiye kimsenin müstemlekesi değildir" şeklinde tepki ortaya koyan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, özgür olmak için özgün olmak mecburiyetinde olunduğunu, kendi rotamızı çizmeye sadece siyasette değil, bilim ve teknoloji alanında da ihtiyaç duyulduğunu, bilim ve teknolojide kendi hikayemizi yazmanın mücadelesini verdiklerini söyledi.
“TÜRK MİLLETİ MUKADDERATINDAN KAÇAMAZ, SAKLANAMAZ”
Erdoğan, şunları da dile getirdi: "Türkiye, Türkiye'den daha büyüktür. Millet olarak ufkumuzu 782 bin kilometrekare ile sınırlandıramayız. İnsan nasıl kaderinden kaçarak kurtulamazsa, Türk milleti de mukadderatından kaçamaz, saklanamaz. Tarihin millet olarak bize yüklediği misyonu görmek ve buna göre davranmak mecburiyetindeyiz. Türkiye'nin Libya'da, Suriye'de, Somali'de ne işi var diye soranlar, bu vizyon ve misyonu idrak edemeyebilir. Milletiyle duygudaşlığını kaybetmiş olanlara ne söylesek boş. Biz onlarla vakit kaybetmeyeceğiz. Biz hep olduğu gibi önümüze bakacağız."