İstanbul Milletvekili ve DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı Elif Esen, Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne sunduğu yazılı soru önergesinde, bebekler ve çocuklar için hayati önem taşıyan Tetanoz ve Hepatit B aşılarının stoklarının, soğuk zincir ihalesi şartlarının karşılanmaması nedeniyle yaşanan aşı krizine dikkat çekti.
"OKUL DEVAMSIZLIĞININ EN ÖNEMLİ SEBEBİ, SAĞLIK SORUNU"
Esen, Okulların mikrobik ortamlar haline gelmesinin çocukların sağlığını tehdit eden bir unsur olduğunu ifade ederek “Bir çocuğun okula devamsızlığına sebep olan en önemli şey sağlık sorunu yaşaması. Bu sebeple de belki de geçmiş Sağlık Bakanlığının, geçmiş dönemde hükümetin yaptığı en iyi işlerden biri bu aşı Zincirinin doğru kurgulanmış olmasıydı. Ülkemizdeki çocuklar bir ayrım yapılmadan düzgün aşılama sistemiyle bugüne kadar sağlıklı bir şekilde devam edebilmişlerdi” dedi.
“OKULLARDA DİFTERİ, DİZANTERİ SALGINI VAR”
Okullardaki hijyen şartlarının düştüğünü kaydeden Esen, “Temizlik elemanlarının bulunamaması, temizlik malzemelerinin olmaması çocuklarda bir risk oluşturuyor. Daha yeni difteri dizanteri salgını olduğunu duyduk okullarda” ifadelerini kullandı.
“TEDARİKTE ÇOK CİDDİ SORUNLAR YAŞANDIĞINI DUYUYORUZ”
Esen, Sayıştay raporlarını incelediklerini belirterek “Bu raporlarda görüyoruz ki, aşı ihalesine çıkan firma, şartları yerine getiremediği için ihaleyi kazanamıyor ama bu soğuk zincir o şekilde kurulmuş. Şu anda da tedarikte çok ciddi SORUNLAR yaşandığını, biz toplum sağlığı uzmanlarından, aile hekimliklerinden duyuyoruz. Bu çok ciddi bir risktir. Bu toplum riskidir ve çocukların için büyük bir risktir. Çocuklarımızın buna maruz kalması asla kabul edilemez, çocuklar kamu tasarruf tedbirlerine kurban edilemez” dedi.
“TASARRUFU YAPACAK OLAN TARAFLAR ÇUVALDIZI ÖNCE KENDİLERİNE BATIRMALI”
DEVA Partili Vekil Esen, “Sıra sıra lüks arabaları sokaklarda caddelerde görüyorken, çocuklar kamu tasarruf tedbirlerine kurban edilmemeli. Çocukların sağlığı önceliğimizdir. Bu sene bütçe, çocukların bütçesi olmalı ve çocuklar öncelikli tutularak ardından da toplum sağlığı güvenliği öncelikli tutularak onların ihtiyaçlarından kısıtlamalar yapılmadan bütçe kalemleri ayarlanmalı, dengelenmeli. Tasarrufu yapacak olan taraflar çuvaldızı önce kendilerine batırmalı ve kendi lüks şatafat harcamalarında kısıtlamaya gitmeliler” şeklinde konuştu.
