Manisa’da, yolcu olarak bindiği taksiciye bıçakla saldırarak gasp etmeye çalışan uyuşturucu bağımlısı şüpheli, ilk başta adli kontrol şartıyla serbest bırakılmasının ardından tekrar gözaltına alındı. Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Avukat Cihad Ünal, şüphelinin işlediği "Yağma" (Gasp) suçunun Türk Ceza Kanunu’na göre ağır bir suç olduğunu belirtti.

OLAYIN AYRINTILARI

Manisa Cumhuriyet Savcılığı’nın açıklamalarına göre, olay 29 Kasım 2024 tarihinde gerçekleşti. Şüpheli, mağdur taksiciyi bıçakla yaralayarak, para veya başka değerli eşyalar almak amacıyla "Yağma" suçunu işledi. Türk Ceza Kanunu’na göre, bu tür suçlarda kullanılan bıçak, "silah" olarak kabul ediliyor. Yağma suçunun 15 yıla kadar hapis cezası öngörüyor ve suç sırasında kasten yaralama gibi ağırlaştırıcı unsurlar bulunursa, ek cezai hükümler uygulanıyor.

ŞÜPHELİNİN SERBEST BIRAKILMASI VE SONRAKİ GELİŞMELER

Olay sonrası, mağdur taksici şüpheli hakkında şikayetçi olmuş ve savcılık soruşturma başlatmıştı. İlk aşamada şüpheli adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Ancak, 13 gün sonra suç anına ait görüntülerin savcılığa ulaşması üzerine şüpheli yeniden gözaltına alındı. Olayın daha da vahim boyutu, şüphelinin uyuşturucu madde etkisi altında suç işlemesi ve taksiden indikten sonra benzer bir suçu başka bir yakınına karşı da tekrarlamasıydı. Bu durum, şüphelinin toplum için tehlikeli bir kişi olduğunu ortaya koydu.

TOPLUM GÜVENLİĞİ VE TEDAVİ SÜRECİ

Avukat Cihad Ünal, şüphelinin yalnızca tutuklanmaması gerektiğini, aynı zamanda zorunlu bir tedavi sürecine de alınması gerektiğini vurguladı. Uyuşturucu bağımlılığının, suç işleme davranışlarını tetikleyebileceği ve toplum için ciddi güvenlik riskleri oluşturduğunun altını çizdi.

KOLLUK KUVVETLERİNİN ERKEN MÜDAHALESİ ÖNEMLİ

Olay anına ait görüntülerin, taksici tarafından kolluk birimlerine ne zaman teslim edildiği hakkında net bir bilgi bulunmuyor. Ancak, bu tür durumlarda kolluk kuvvetlerinin, suç delillerini derhal toplaması ve gerekli araştırmaları hızla yapması gerektiği ifade ediliyor.

SOSYAL MEDYA BASKISI SONRASINDA AKSİYON

Şüphelinin serbest bırakılmasının ardından olayın basına yansıması ve kamu vicdanındaki tepkiler sonucu, yalnızca sosyal medya ve kamuoyu baskısıyla adli sürecin hızlandığına dikkat çekildi. Ünal, bu tür durumların ülke genelinde sıkça yaşandığını, potansiyel tehlike arz eden kişilerin toplumda serbest şekilde dolaşmasının ciddi riskler doğurduğunu belirtti. Kamu güvenliği açısından, bu tür şahısların rehabilite edilmesinin büyük önem taşıdığı ifade edildi.

Kaynak: Haber Merkezi