Erol, "Bu kadar önemli bir yasa görüşülürken iktidar partisinden yalnızca 15 milletvekili salonda. Kendi sundukları yasa teklifine bile sahip çıkmayıp odalarında ya da farklı yerlerde oturmayı tercih ediyorlar. Bu Meclis’i değersizleştirmektir" dedi. Erol, kürsüde yaklaşık beş buçuk dakika boyunca konuşmadan durarak AK Parti’ye yönelik tepkisini bu şekilde gösterdi.

TEKLİF GÖRÜŞMELERİ TAMAMLANDI

İklim Kanun Teklifi’nin geneli üzerindeki müzakereler TBMM Genel Kurulu’nda tamamlandı. Maddelere geçilmesi kabul edilirken, oturumu yöneten TBMM Başkanvekili Bekir Bozdağ, birleşimi 9 Nisan Çarşamba günü saat 14.00’te tekrar toplanmak üzere kapattı.

"EN ETKİLİ KONUŞMAM SUSKUNLUĞUM OLDU"

Erol, üç dönemdir Meclis’te bulunduğunu ve bu süre zarfında parlamenter nezakete dikkat eden biri olduğunu belirterek, “Sanırım 15 yıllık vekilliğim boyunca en çarpıcı konuşmam bu sessizliğimdi. Bu Meclis yasa yapmakla yükümlü ama iktidar temsilcileri bunu önemsemiyor. Komisyon çalışmaları sırasında katılım gösteren iktidar temsilcileri şimdi ortalıkta yok. Konuşma yerine sessiz kalmayı tercih ediyorum çünkü kendi tekliflerine bile sahip çıkmıyorlar" ifadelerini kullandı.

DEM PARTİ’DEN SERT ELEŞTİRİLER

DEM Parti Mersin Milletvekili Perihan Koca ise kanun teklifine sert eleştirilerde bulundu. Teklifin, iklim kriziyle mücadeleye yönelik olmadığını savunan Koca, “Bu yasa, doğayı ve yaşamı koruyan hiçbir madde içermiyor. Tamamen sermayenin çıkarlarına göre hazırlanmış. Bu, bir çevre koruma yasası değil; doğrudan doğruya kapitalist sömürüye hizmet eden bir ticaret yasasıdır” dedi.

"KARBON TİCARETİ YASASI İLE KİRLETME HAKKI SATILIYOR"

Koca konuşmasında, teklifin esas amacının karbon emisyonunu piyasa mekanizmasına dahil etmek olduğunu savunarak, “Bu yasayla birlikte karbon salımı alınıp satılabilen bir meta haline gelecek. Şirketler çevreyi kirletme hakkını parayla satın alabilecek. Aslında bu, ekolojik yıkımı yasallaştıran bir girişimdir” diye konuştu.

“YOK OLUŞTA ISRAR EDİLİYOR”

Koca ayrıca, mevcut yasa teklifinin kapitalist kâr mantığıyla şekillendirildiğini belirterek, bu anlayışla iklim krizinin çözülemeyeceğini ifade etti. “Sürekli kâr arayışında olan bir sistemle doğa korunamaz. Eğer gerçekten etkili bir iklim yasası yapılacaksa, bilim insanları, ekolojistler, sivil toplum kuruluşlarıyla ortak bir çalışma yürütülmelidir” dedi.

Kaynak: ANKA