Emir, İstanbul Başsavcılığı’nın muhalif sesleri susturmaya çalıştığını ve yetkisi dışında hareket ettiğini savundu.
"İSTANBUL SAVCILIĞI İŞİNİ GÜCÜNÜ BIRAKTI"
Murat Emir, TBMM Genel Kurulu'nda yaptığı açıklamada, soruşturmanın hukuki bir temele dayanmadığını belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Katılır katılmaz Sayın Cemal Enginyurt’un yaptığı konuşma üzerinden saatler içerisinde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Cumhurbaşkanı’na hakaret ve tehdit suçuyla soruşturma başlattığını öğrendik. İstanbul Başsavcılığı işi gücü bırakmış, kim Cumhurbaşkanı’nı eleştirirse dakikalar içinde soruşturma açıyor. Burada bir suç unsuru yok. Sayın Enginyurt konuşmasını grup salonumuzda, herkesin gözü önünde yaptı. Ama her şeyden işkillenen, ‘bana hakaret ettiler’ diyen bir Cumhurbaşkanı ve ondan daha fazla işgüzarlık yapan bir İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı var."
Emir, Ceza Muhakemeleri Kanunu’nun açık olduğunu ve milletvekilleri hakkında soruşturma açma yetkisinin Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nda olduğunu belirterek, İstanbul’dan Ankara’daki bir grup konuşmasına soruşturma açılmasının yetki ihlali olduğunu söyledi.
ENGİNYURT'UN AÇIKLAMALARI
CHP Grup toplantısında konuşan Cemal Enginyurt, Cumhurbaşkanlığı yönetimini eleştirerek şu ifadeleri kullanmıştı:
“Saraylarda yaşayan Yezid olmaktansa Kerbela çöllerinde Şehit Hüseyin olacağız dedik. Onun için bu korku imparatorluğunun yaratıcısına sesleniyorum, bu tek adamlık sevdasıyla baskı ve zulüm düzenini kurana sesleniyorum ve Silivri'dekiler adına sesleniyorum; zulüm denizinde yüzemez gemi, batırmazsak bize yazıklar olsun. Suçsuz yattığımız zindanda sizi yatırmazsak bize yazıklar olsun.”
Bu açıklamaları gerekçe göstererek İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından resen soruşturma açıldı. Ancak CHP, bu soruşturmayı yetki aşımı ve siyasi baskı olarak değerlendirdi.
Gelişmeler yakından takip edilirken, Enginyurt’un sözlerinin hukuki bir suç teşkil edip etmediği konusunda tartışmalar sürüyor.