Op. Dr. Kılıçarslan, bu tedavi yöntemlerinin cerrahiye alternatif olmadığını vurgulayarak, "Hastanın MR sonuçlarında ameliyat gerektiren bir fıtık tespit etmişsek ya da muayenede buna yönelik belirtiler görmüşsek, ameliyat dışındaki yöntemlerin bu durumu düzelteceğine inanmıyoruz" dedi.
AMELİYATSIZ TEDAVİ SEÇENEKLERİ
Hastaların şikayetlerinin uzun süreli olmadığı, kuvvet kaybına yol açmadığı ya da dayanılmaz ağrılar içermediği durumlarda ameliyat dışı tedavi seçeneklerinin değerlendirilebileceğini belirten Op. Dr. Kılıçarslan, "Bu gibi durumlarda skopi eşliğinde özel bir enjektörle, MR’da tespit edilen problemli bölgeye ilaç uyguluyoruz. Bunun yanı sıra radyofrekans ve kriyoterapi gibi tedavi yöntemlerini de kullanabiliyoruz" ifadelerini kullandı.
TEKRARLAYAN ŞİKAYETLERDE İKİNCİ BASAMAK TEDAVİ
Uygulanan enjeksiyonlar sonrası hastanın şikayetlerinin azaldığını, ancak 15-20 gün içerisinde tekrar nüksettiğini gözlemlerlerse, ikinci basamak tedaviye geçilmesi gerektiğini belirten Kılıçarslan, bu durumun tedavinin daha ileri yöntemlerle devam etmesi gerektiğini işaret ettiğini ifade etti.
YENİLİKÇİ YAKLAŞIMLAR BEL FITIĞI TEDAVİSİNDE ÖNEMLİ
Bu tedavi yöntemlerinin bel fıtığı hastaları için sıkça uygulandığını dile getiren Op. Dr. Kılıçarslan, "Epidural ve transforaminal enjeksiyon gibi yenilikçi yaklaşımlar, bel fıtığı tedavisinde önemli bir yere sahiptir. Bu tür uygulamalar hastaların yaşam kalitesini artırmada etkili bir seçenektir" dedi.