AfD’nin yasaklanmasına ilişkin önergenin önümüzdeki hafta Federal Meclis’te (Bundestag) görüşülmesi bekleniyor.
AfD’NİN YASAKLANMASI İÇİN ÖNERGE HAZIRLANDI
Sosyal Demokrat Parti (SPD) milletvekili Carmen Wegge’nin öncülüğünde, farklı partilerden milletvekillerinin imzasını taşıyan önerge, Bundestag’dan Anayasa Mahkemesi’ne başvurulmasını talep ediyor. Wegge’nin hazırladığı önergede, AfD’nin özgürlükçü demokratik düzeni tehdit eden ve anayasa karşıtı bir parti olduğu iddia ediliyor.
AfD’nin özellikle göçmenler, engelliler ve eşcinseller gibi grupların insanlık onurunu hedef alan söylemlerinin ve Nazi dönemi ideolojisinin izlerini taşıyan tutumlarının, demokratik düzeni tehlikeye attığı belirtiliyor.
SPD’DEN SERT ELŞTİRİLER
Carmen Wegge, önergesinde AfD’nin demokratik düzeni "aktif ve saldırgan bir şekilde" ortadan kaldırmaya çalıştığını ileri sürdü. Partinin Nazi dönemi nasyonal sosyalist hareketle benzerlikler taşıyan ideolojisini eleştiren Wegge, AfD’nin demokratik düzeni araçsallaştırma amacını taşıdığını savundu.
Eğer önerge kabul edilirse, Almanya’nın Karlsruhe kentindeki Anayasa Mahkemesi AfD’nin demokratik sisteme doğrudan tehdit oluşturup oluşturmadığını değerlendirecek.
AfD’NİN YASAKLANMASI HUKUKİ ZORLUKLARLA KARŞI KARŞIYA
Almanya’da bugüne kadar yalnızca iki parti yasaklandı. 1956’da Nazi döneminin devamı olarak görülen Sozialistische Reichspartei ve Stalinci Komünist Alman Partisi kapatılmıştı. Ancak Anayasa Mahkemesi’nin parti yasaklama kriterleri oldukça yüksek. Bir partinin yasaklanabilmesi için demokratik düzeni doğrudan ve saldırgan bir şekilde tehdit etmesi gerekiyor. Bu durum, AfD’nin yasaklanması sürecini hukuki açıdan zorlaştırıyor.
BAŞBAKAN SCHOLZ'UN GÖRÜŞÜ VE KAMUOYU TARTIŞMALARI
Federal Başbakan Olaf Scholz, geçtiğimiz Aralık ayında yaptığı açıklamada, parti yasağı sürecine karşı olduğunu dile getirmişti. Scholz, bu tür partilerle mücadelede demokratik yolların kullanılması gerektiğini vurgulamıştı. Ancak Wegge’nin önergesinin Bundestag’da tartışılması, bu konuda kamuoyundaki görüş ayrılıklarını daha da alevlendirebilir.
Uzmanlar, bir partinin yasaklanması durumunda aynı kadroların başka bir isim altında yeniden örgütlenme ihtimaline dikkat çekiyor ve bu yöntemin uzun vadede etkisiz kalabileceğini belirtiyor.
AfD’NİN ARTAN OY ORANI VE KRİTİK SÜREÇ
2021 seçimlerinde yüzde 10,3 oy alan AfD, son yapılan kamuoyu anketlerine göre yüzde 21 seviyelerine ulaşmış durumda. Bu yükseliş, AfD’nin yasaklanması önergesine yönelik tartışmaları daha da önemli hale getiriyor.
AfD’nin yasaklanmasına ilişkin sürecin başlatılıp başlatılmayacağı, önümüzdeki hafta Federal Meclis’te yapılacak görüşmelerin ardından netleşecek. Bu süreç, Almanya’nın siyasi gündemini uzun süre meşgul edecek gibi görünüyor.
